İneklerde Stres, Konfor ve Verim Arasındaki İlişki
**Konfor sağlık ve verim
demektir.
**İneklerde stres ile
konfor verimi arasında sıkı bir ilişki bulunmaktadır. İneklerin konforu
bozulmasıyla stres ortaya çıkar. Bu konforun bozulmasında, bakıcı veya
sağımcının ara sıra değişmesi, yürüme zeminlerinin kötü olması, her türlü ani
değişiklikler, durak yerlerinin uygun olmamasından, gürültüden, barınakların
uygun bir havalandırma sistemi ile dizayn edilememesi, aşırı sıcaklıklar,
yetersiz ışık, insanların kötü davranışlarından gibi etkenler bulunmaktadır.
**Konforun bozulmasıyla
beraber stres etkisini hissetmeye başlar. Stres hissedilebilen, ölçülebilen ve
zararları hesap edilebilen bir hususudur.
**Ortaya çıkan stresin
ilk belirtisi süt veriminin düşmesidir. Sonraki süreçte döl veriminde düşmeler,
kızgınlığın gösterilememesi, kızgınlık gösterse dahi gebe kalınmaz veya gebe
kalsa bile cılız bir yavru doğurur. Ayrıca ineğin güç doğum veya sonunu atmama
olayları da stresle ilgisi olarak ortaya çıkabilir.
**Stres bağışıklık
sistemini de bozamaya başlayarak, solunum yolu enfeksiyonları başta olmak üzere
inek her türlü hastalığa karşı savunmasız hale gelir.
**Sağım sırasında oluşan
stres, gürültü, sağımcının değişmesi, kötü davranış, ani korku ve sütün memeye
inmesini engeller. Bu sorunlar da meme iltihabına (Mastitis) ve sütün zamanla
azalmasına neden olur.
**Hayvan besleyiciler için
en önemli unsur, yüksek bir kazanç elde etmektir. Dolayısıyla inekler için
konfor kazancın ve sağlığın anahtarıdır diyebiliriz.
**Çiftlikte konforu
sağlayan unsurları, taze ve temiz su için otomatik, şamandıralı sulukların
kullanılması, uygun yemlik dizaynı, uygun bir şekilde yapılmış yürüme
zeminleri, açık ahır sistemleri, açıkta buzağı boksları olarak sayılabilir. Kuru
ve temiz bölümler, inekler için en önemli konforu oluşturur.
**Sağım odalarında,
gezinme yerlerinde ve durak yerlerinde kuru ve temiz yerlerin sağlanılması,
verimin yüksek olması, hastalık riskinin düşük olması demektir. Bunun tam tersi
de, yerlerin ıslak, çamurlu zeminlerin olması ve bölümlerin kirli olması stres
faktörleri olarak ortaya çıkar.
**İneklerin önünde yem
eksik olmamalı, daima yem bulunmalıdır. İstediklerinde istedikleri miktarda yem
tüketmelidirler. Böyle durumlarda inekler bir günde yaklaşık olarak 11 kere yemliğe
giderler. Yemlik günde 2 kez veya daha az doldurulduğunda yem tüketimi yani
gıda alımı düşer. Sert zeminler, inek yatarken ve kalkarken canları
yanacağından yatma kalkma işini azaltıp daha az yemliğe gider. Bu iki
durumlarda da inekte gıda eksikliği, özellikle enerji eksikliği ortaya çıkar.
Ortaya çıkacak olan enerji eksikliği, süt miktarında azalma, döl tutmama
sorunu, sonun atılamaması, doğum sonrası problemleri gibi sorunları beraberinde
getirir.
**İnekler günlerini
yaklaşık olarak 50-60 dakikasını sağım odasında, 135 dakikasını bekleme ve yem
yeme esnasında ve 1250 dakikasını da dinlenme alanlarında geçirir. Süt üretimine
ayırdıkları önemli bu zamanlarını konfor içerisinde geçirmeleri gerekir.
**İneklerin yatak
yerlerinin yumuşak olması ve sağlık açısından inorganik maddeyle yani kumla
kaplı olması temelde tercih sebebidir. Saman, sap ve hızar talaşı gibi organik
kökenli altlıkların meme iltihabı (mastitis) yönünden sakıncalı oldukları
belirlenmiştir. İneklerin yatarken ve yem yerken konforlu olmaları, barınak içi
sıcaklığıyla çok yakın ilişkisi vardır. İnekler soğuktan rahatsız olmazlar, ama
22°C’nin üzerindeki sıcaklıklardan rahatsız olurlar. Sıcaklığın 8°C - 10°C
derece artması ineklerde sütün %15 azalması ve döl veriminin düşmesi demektir.
Bunu önlemek için yemlik hizasına ve yatak yerleri hizasına iki sıra vantilatör
konulması önerilir. Ayrıca sıcak günlerde ineklerin üzerine serinletici olarak
su püskürtülmesi çok iyi bir önlemdir.
**Sürekli ineklerin
gözlemlenmesi gerekir. Bu gözlemlenme ile ineklerin stres altında olup
olmadıkları, konforlarının bozulup bozulmadığı kolayca anlaşılabilir.
**İnekler çok meraklı
hayvanlardır. Barınağa giren herkesi merak ederler. Dillerini uzatırlar,
merakla bakarlar ve koklamak isterler. Ancak; birisi içeri girdiğinde korkar ve
kaçarlarsa o işletmede bir insan davranışı problemi vardır. Bakıcıların
ineklere kötü davrandıkları şüphesi uyanabilir.
**Sağım zamanları hariç,
bir barınağa girildiğinde inekler yatıyor ve geviş getiriyor olmaları lazım. Konforlu,
sağlıklı ve stressiz ortamlarda ineklerin %40’ı geviş getiriyor durumda
olurlar. İneklerin çoğunluğu ayakta ya da barınağın dışında ise yatmaları
gereken saatte dışarıda geziniyorlarsa “içerideki havadan veya yatma yerlerinden
memnun değiller” demektir.
**İnekler yürürken
izlenmelidir. Yürürken sırtını kamburlaştıran ineklerin ayaklarından
veya zeminden dolayı problemleri olabileceği akılda tutulmalıdır.
**İneklere sağlanacak
olan konfor iştahı, süt verimini, döl verimini etkiler. Tüm bunlar da
işletmenin veya bireyin karlılığını artırır.
0 Yorumlar